Ombudsman Emine Dizdarlı Doğancı Köyü Muhtarı Sayın Ali Çölaşan'ın raporunu yayınladı.

Ombudsman Emine Dizdarlı Doğancı Köyü  Muhtarı Sayın Ali Çölaşan'ın raporunu yayınladı.

 

Doğancı Köyü Muhtarı Sayın Ali Çölaşan, 3 Ekim 1995 tarihli Güzelyurt Bölge Sular Komitesinin 64/95 sayılı Kararı tahtında 4326, 4327 ve 4328 numaralı kuyuların Muhtarlığa tahsis edildiğini, 4327 numaralı kuyu Doğancı Muhtarlığının tahsisine verilmesine rağmen mezkûr kuyu Sayın Mustafa Maraşlı tarafından kullanıldığını ve/veya Sayın Maraşlı’nın söz konusu kuyuyu izinsiz olarak tasarrufuna aldığını, 4327 numaralı kuyunun kendisine iade edilmesini müteaddit kez talep ettiğini, Güzelyurt Bölge Sular Komitesinin Kararı doğrultusunda söz konusu kuyuyu tasarrufuna alamadığını, bu süre zarfında 4327 numaralı kuyunun Muhtarlıktan alınıp Sayın Maraşlı’ya tahsis edildiğini iddia ederek konunun Dairemiz tarafından soruşturulmasını talep etmiştir.

Yapılan başvuru üzerine konu, 38/1996 sayılı Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Yasası kuralları çerçevesinde incelenmiş ve ekte sunulan rapor hazırlanmıştır.

Fasıl 351 Kuyular Yasası’nın 3’üncü maddesinin 1’inci fıkrası tahtında kuyu açmayı veya ıslah etmeyi tasarlayan kimse, açılacak veya ıslah edilecek kuyunun bulunduğu ilçenin Kaymakamına başvurarak ruhsat almadıkça herhangi bir arazide kuyu açamaz veya ıslah edemez. Ancak, başvuru sahibi kuyunun açılacağı veya ıslah edileceği arazinin sahibi, bu hususta, arazi sahibinin bir tasdik memurunca gereğince tasdiklenmiş yazılı iznini almadıkça Kaymakam ruhsat veremez.

34/2002 sayılı Sulama Örgütleri ve Tarımsal Amaçlı Su Kullanım Yasası ile yürürlükten kaldırılan 22/1977 sayılı Sulama Örgütleri (Kuruluş ve Görevleri) Yasasının 5’inci maddesinin (a) fıkrası tahtında Sulama Birliklerini oluşturmak ve tahsislerini yapmak Bölge Sular Komitesinin görev ve sorumlulukları arasındadır.

Doğancı Köyü Muhtarlığı, 26 Mayıs 1995 tarihinde KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Su İşleri Dairesi Müdürlüğü’ne bir dilekçe yazarak Taşköy’de kâin ve Askeri Bölge içerisinde bulunan 4326, 4327 ve 4328 numaralı kuyuların gelir sağlamak amacıyla Muhtarlığa tahsis edilmesini talep etmiştir. Doğancı Muhtarlığının söz konusu başvurusu 3 Ekim 1995 tarihinde Güzelyurt Bölge Sular Komitesi toplantısında görüşülmüş ve 64/95 sayılı Karar uyarınca Taşköy’de bulunan 4326, 4327 ve 4328 numaralı kuyuların Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsisi uygun bulunmuştur. 27 Eylül 1995 tarihinde mezkûr kuyular için Su İşleri Dairesi Bölge Sorumlusu ile Doğancı Muhtarlığı arasında Sulama Tesislerinin Tahsis Sözleşmesi imzalanmıştır.

Sayın Mustafa Maraşlı 1992 yılından itibaren Taşköy’de kâin Pafta/Harita XXVIII 13, E’de 202 numaralı parsel içerisinde bulunan 4327 numaralı kuyuyu Doğancı Köyü Muhtarlığının ve Su İşleri Dairesi Müdürlüğü’nün izni olduğunu iddia ederek çok uzun zamandır çalıştırdığı ve söz konusu kuyunun tahsisini birçok kez talep ettiği tespit edilmiştir. Sayın Maraşlı’nın yaptığı başvurular Su İşleri Dairesi Müdürlüğü tarafından değerlendirilmiş ve 4327 numaralı kuyunun Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsisli olması sebebiyle Sayın Maraşlı’ya tahsis edilemeyeceği yününde tetkik yazıları hazırlanmıştır. Yapılan soruşturmada Sayın Maraşlı’ya 4327 numaralı kuyuyu çalıştırması yönünde Su İşleri Dairesi Müdürlüğü tarafından ve/veya Doğancı Köyü Muhtarlığı tarafından verilmiş hiçbir yazılı izin bulunmamaktadır.

Sayın Maraşlı’nın Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsisli 4327 numaralı kuyu talebinin reddedilmesinin ardından Güzelyurt Bölge Sular Komitesi 20 Mayıs 1997 tarihli ve 33/97 sayılı Kararla Sayın Mustafa Maraşlı’ya Taşköy’de kâin Pafta/Harita XXVIII 13. E 202 numaralı parsel içerisinde bulunan numarasız el kuyusunu tahsis etmiş ve 5 Haziran 1997 tarihinde Sulama Tesislerinin Tahsis Sözleşmesi imzalanmıştır. Söz konusu Sulama Tesislerinin Tahsis Sözleşmesinde Sayın Mustafa Maraşlı’ya tahsis edilen kuyunun numarası 4329’dur.

İlerleyen süreçte, Sayın Maraşlı’nın kendisine tahsisli 4329 numaralı kuyu haricinde Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsisli 4327 numaralı kuyuyu işgal edip çalıştırdığı tespit edilmiş ve Dönemin Su İşleri Bölge Sorumlusu ve Bölge Sular Komitesi Sekreteri tarafından Sayın Maraşlı’ya müteaddit kereler uyarı yazısı yazılmıştır.

Sayın Mustafa Maraşlı 2 Eylül 2010 tarihinde Bölge Sular Komitesine başvurarak kendisine tahsis edilen 4329 numaralı kuyunun numarasının hatalı olduğunu, adına tahsisli kuyunun numarasının 4327 olması gerektiğini iddia ederek bu hatanın düzeltilmesini talep etmiştir. Bölge Sular Komitesi tarafından yapılan araştırma sonucunda söz konusu kuyu numarasında hata tespit edilmiş ve 13 Eylül 2010 tarihinde Bölge Sular Komitesi toplanarak konu ile ilgili 244/2010 sayılı Kararı üretmiştir. Söz konusu Karar uyarınca Sayın Mustafa Maraşlı’ya tahsisli 4329 numaralı kuyunun numarasının 4327 olarak değiştirilerek tekrardan kendisine tahsis edilmiştir. Doğancı Köyü Muhtarlığının tahsisinde bulunan kuyunun ise KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Jeoloji Maden Dairesi’nden gelecek yeni numaraya göre yeniden numaralandırılarak mezkûr kuyunun ilgili Muhtarlığa tekrardan tahsis edilmesi mutabakatına varılmıştır.

Bölge Sular Komitesinin 244/2010 sayılı Kararının neticesinde Sayın Maraşlı’ya tahsis edilen kuyu için yeni bir Sulama Tesislerinin Tahsis Sözleşmesi imzalanmış ve söz konusu kuyunun numarası 4327 olarak değiştirilmiştir. Ancak Doğancı Köyü Muhtarlığının tahsisinde bulunan ve numarası önceden 4327 olan kuyuya KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Jeoloji ve Maden Dairesi tarafından yeni bir numara verilememiştir.

Sayın Mustafa Maraşlı’ya ve Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsis edilen kuyuların yerlerinin tespiti amacıyla 26 Ocak 2018 tarihinde, Dairemizi temsilen bir Denetçi, KKTC İçişleri Bakanlığı Tapu ve Kadastro Dairesi Müdürlüğü’nden bir yetkili, Lefke Kaymakamlığından bir yetkili, KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, Su İşleri Dairesinden ve Jeoloji ve Maden Dairesinden bir yetkili ile beraber Taşköy’e gidilerek yerinde keşif yapılmış ve bahse konu kuyuların koordinatları belirlenmiştir. Yerinde yapılan incelemede, Sayın Mustafa Maraşlı’ya ilk etapta tahsis edilen 4329 numaralı kuyunun (bilahare 4327 olarak değiştirilen kuyu) Pafta/Harita XXVIII 13W 202 numaralı parsel içerisinde bulunduğu ve hatalı bir şekilde numaralandırıldığı tespit edilmiştir. Bu tespite göre Sayın Mustafa Maraşlı’ya tahsis edilen 4329 numaralı kuyunun faal olmadığı ve/veya kullanılmadığı cihetle bu karışıklığa yol açtığı anlaşılmaktadır. Sayın Mustafa Maraşlı’nın kullanımında olan Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsis edilen 4327 numaralı kuyu diğer kuyu ile çok yakın mesafede aynı bölge içerisinde bulunmuştur. Bu durumda Bölge Sular Komitesinin 244/2010 sayılı Kararı uyarınca Muhtarlığa tahsis edilen kuyunun yeniden numaralandırılması gerekmediğini, Doğancı köyü Muhtarlığına tahsis edilen 4327 numaralı kuyunun fiziki durumu ile ilgili bir hata olmadığını ve/veya resmi kayıtlarda sadece kuyu numaralarında bir hata olduğu saptanmıştır.

Söz konusu kuyunun bulunduğu yerin Taşköy’ün Askeri Bölge içerisinde olmasından dolayı bölgeye yalnızca giriş izinleri olan kişilere geçiş izni verildiğini, 2010 yılında ortaya çıkan kuyu numaralarındaki karışıklığa çözüm bulabilmek amacıyla bölgeye giden görevli personelin Sayın Mustafa Maraşlı tarafından Doğancı Köyü Muhtarlığına tahsisli ve 4327 numaralı kuyuya götürüldüklerini, söz konusu kuyunun Sayın Mustafa Maraşlı’ya tahsisli ve/veya tasarrufundaki kuyu izlenimini vererek söz konusu kuyunun koordinatlarının alındığı, bu konuda Sayın Mustafa Maraşlı’nın Bölge Sular Komitesini yanılttığı ve Muhtarlığa tahsis edilen kuyunun kendisine tahsis edilen kuyu olduğu görüntüsünü vererek mezkûr kuyuya elektrik akımı çekip kullandığı ortaya çıkmıştır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yarı kurak bir iklim kuşağında yer almakta ve sınırlı doğal kaynaklara sahiptir. Bundan dolayı KKTC için su hayati bir önem taşımaktadır. Ülkemizde takriben 2011 yılına kadar içme suyu ve kullanım suyunun tamamı yer altı suyu kaynaklarından karşılanmakta idi.  Bu süreç içerisinde yer altı suyunun tuzlanmaya maruz kalmayan çok sınırlı bölgeleri kalmıştır. Kuzey Kıbrıs’ta içme-kullanma suyu ihtiyacının yanı sıra toprak kaynaklarının geliştirilmesine yönelik sulama ihtiyacı bulunmaktadır. Kuzey Kıbrıs’ta tarım için kullanılan arazilerin çok verimli olması nedeniyle yıllık iki veya üç mahsul alınmasına olanak tanımaktadır. Tarıma elverişli arazilerin toplamı 187,000 hektar olmasına rağmen susuzluk nedeni ile bunun 117,000 hektarında (%63) ziraat yapılmamaktadır. Keza, ziraat yapılan 70,000 hektarlık arazinin sadece 8,500 hektarında sulu ziraat yapılmakta, geriye kalan 61,500 hektarında ise (%88) kuru ziraat yapılmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin su ihtiyacının karşılanmasına ilişkin hükümetler arası 19 Temmuz 2010 tarihinde akdedilen çerçeve anlaşması K.K.T.C Cumhuriyet Meclisinin 14 Nisan 2016 tarihli Elli Altıncı Birleşmesinde onaylanarak yürürlüğe girmiş ve iki ülke arasındaki su transferi 81 kilometre uzunluğundaki deniz geçişli boru hattının döşenmesiyle başlamıştır.

Fasıl 351 Kuyular Yasası tahtında Bakanlar Kurulu gerek kamu sularının gerek endüstriyel amaçlar ve ev amaçları veya başka amaçlar için kullanılan suların korunması amacıyla, herhangi bir bölgede suyun muhafazası için özel tedbirler alınmasının kamu yararı açısından gerekli olduğu kanısına vardığında, Su İşleri Dairesi Müdürlüğünün muvafakati olmaksızın Kaymakam böyle bir bölgede kuyu açılması veya ıslah edilmesi için hiçbir ruhsat veremez ve böyle bir ruhsattaki herhangi bir şart veya kısıtlamada değişiklik veya tadilat yapamaz. Bu nedenle Kaymakamlar kuyu izni verirken çok dikkatli olmalıdırlar ve Kuyular Yasası’nın belirlediği kurallara riayet etmelidirler.

Tabi servet olarak adlandırılan su kuyularımızın korunması ve kullanılması Devlete aittir. Bu bakımdan Kaymakamlar kuyu izni verirken Türkiye Cumhuriyeti ile K.K.T.C arasında imzalanan Su İhtiyacının Karşılanmasına ilişkin anlaşmayı göz önünde bulundurmaları ve vermeyi tasarladıkları izinleri bir plan çerçevesinde ve sınırlı sayıda vermeleri gerekmektedir. Sürdürülebilir su yönetimi için su kuyularının kayıt altında tutulması, kaçak kuyuların açılmasının önlenmesi ve bu kuyuların bilinçsizce işletilmesinin önlenmesi gerekmektedir.

Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 279’uncu maddesi sahte davranışın tanımını düzenlemiştir. Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 279’uncu maddesi tahtında gerek geçmişteki gerek şimdiki bir konu ile ilgili olarak söz, yazı ve davranışla yapılan ve aslında yalan olan ve yapan kişinin yalan olduğunu bildiği veya doğru olduğuna inanmadığı bir davranışa sahte davranış denir.

Netice itibariyle, Sayın Maraşlı, ilk nazarda söz konusu kuyu ile ilgili doğru olmayan ve/veya yetkililere gösterdiği kuyunun kendisine tahsis edilen kuyu olmadığını bildiği halde yanlış beyan verip Devlet Kurumlarının temsilcilerini yanılttığı ve haksız bir kazanım elde ettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle bu durumun ilgili kurumlar tarafından etraflıca soruşturulması ve Sayın Maraşlı’nın yaptığı fiilin hukuka aykırı olup olmadığı konusunda bir sonuca varması gerekmektedir. Bu konuda bir suç işlendiği kanısına varılması halinde ileri işlem için konuyu ilgili merciye iletmesi gerekmektedir.

     

Emine DİZDARLI

Yüksek Yönetim Denetçisi

     (Ombudsman)

 

 

Print
Yayınlanma tarihi: Eyl 20, 2019,
Haber Kategorisi: Haberler,
Yorumlar: 0,
Etiketler:

Arşiv