Sayın Adil Şeytanoğlu, Değiştirilmiş Şekliyle 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası kapsamında, KKTC İçişleri Bakanlığı Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı, Muhaceret Dairesi Müdürlüğü, KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Dairesi Müdürlüğü, Başbakanlık Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu ve Sayıştay Başkanlığı’na sunmuş olduğu dilekçelere yanıt verilmediği veya verilen yanıtların mevzuata uygun olmadığı iddiasıyla Dairemize başvurmuş ve konuların soruşturulmasını talep etmiştir.
Yapılan başvuru üzerine yakınma konusu yapılan şikayetler, 38/1996 sayılı Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Yasası kuralları çerçevesinde incelenmiş ve ekte sunulan rapor hazırlanmıştır.
Sayın Adil Şeytanoğlu, Bilgi Edinme hakkını kullanarak ve/veya Bilgi Edinme Hakkı Yasası’na istinaden KKTC İçişleri Bakanlığı’na bağlı Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı’na 2 Şubat 2017 tarihinde, Muhaceret Dairesi Müdürlüğü’ne 28 Mart 2017 tarihinde, Çalışma Dairesi Müdürlüğü’ne 2 Şubat 2017 ve 2 Şubat 2017 tarihinde Sayıştay Başkanlığı’na başvurarak dilekçesine konu bilgilerin kendisine verilmesini talep etmiştir.
Bunu müteakip, KKTC İçişleri Bakanlığı Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı, Muhaceret Dairesi Müdürlüğü, KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Dairesi Müdürlüğü, ve KKTC Sayıştay Başkanlığı 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası ile 27/2013 sayılı İyi İdare Yasası’nın emrettiği süreler içerisinde Sayın Adil Şeytanoğlu’na bir cevap verdiler.
12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 5’inci maddesi tahtında herkes bilgi edinme hakkına sahiptir. Kuzey Kıbrıs’ta ikamet eden yabancılar ve Kuzey Kıbrıs’ta faaliyette bulunan yabancı tüzel kişiler de bu Yasa kurallarından yararlanırlar. Yine söz konusu Yasa’nın 6’ıncı maddesi uyarınca İdare, bu Yasa’da yer alan istisnalar dışında kalan her türlü bilgi veya belgeyi, başvuranların yararlanmasına sunmak ve bilgi edinme başvurularını etkin, süratli ve doğru sonuçlandırmak üzere gerekli idari ve teknik önlemleri almakla yükümlüdür. Bu hususa ilaveten, bilgi edinme başvurusu, başvurulan idarenin elinde bulunan veya görevi gereği bulunması gereken bilgi veya bilgilere ilişkin olmalıdır.
Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı verdiği cevap yazısında Sayın Şeytanoğlu tarafından talep edilen yurttaşlığa alınma ile ilgili istatistiki bilgilerin Resmi Gazete’de yayımlandığı ve 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 9’uncu maddesine göre yayımlanmış veya kamuya açıklanmış bilgilerin bilgi edinme başvurularına konu olamayacağını ileri sürerek istenilen bilgiyi vermeyi reddetmiştir. 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 9’uncu maddesi yayımlanmış veya Kamuya açıklanmış bilgi veya belgeler ile ilgili düzenlemeleri içermektedir. Söz konusu Yasa maddesine göre İdarece yayımlanmış veya yayın, broşür, ilan ve benzeri yollarla kamuya açıklanmış bilgi veya belgeler başvuru sahibine verilmeyebilir. Ancak, yayımlanmış veya kamuya açıklanmış bilgi veya belgelerin başvuru sahibine verilmediği durumlarda, bu bilgi ve belgelerin ne şekilde, ne zaman ve nerede yayımlandığı veya nerede yayımlanmakta olduğu veya nerede açıklandığı hususu başvuru sahibine yazılı olarak bildirilmesi gerekmektedir.
KKTC Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı’nın 23 Şubat 2017 tarihli cevap yazısı tezekkür edildiğinde Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 9’uncu maddesine atıfta bulundukları ancak söz konusu maddenin işlerine uygun kısmını ve/veya koşul şartını dikkate almayarak uyguladıkları görülmektedir. Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı söz konusu bilginin verilmesine olanak tanınmayan durumlarda, talep edilen bilgi ve belgelerin ne şekilde, ne zaman ve nerede yayımlandığı veya yayımlanmakta olduğu veya açıklandığı hususunun başvuru sahibine yazılı olarak bildirmesi gerekmekte idi. Mezkur yazıda böyle bir bilgi yer almamaktadır ve/veya yoktur. Nüfus Kayıt Dairesi ve Nüfus Baş Yazmanlığı’nın yükümlülüğü ve/veya mezkur Yasa’nın 9’uncu maddesinin yüklediği yükümlülük talep edilen bilgilerin özellikle hangi tarihte ve nerede yayımlandığı hususu başvuru sahibine bildirildikten sonra ortadan kalkmaktadır ve/veya yerine getirilmiş sayılmaktadır. İlk etapta İdare söz konusu Yasa maddesine gerekli önemi vermeyerek ve/veya eksik veya yanlış yorumlayarak hatalı davranmıştır.
Yukarıda belirtilen hususlara ilaveten Nüfus Kayıt Dairesi Müdürlüğü ve Nüfus Başyazmanlığı, Sayın Adil Şeytanoğlu’na Muhaceret Dairesi Müdürlüğü’ne başvurması gerektiğini bildirmiştir. 12/2006 sayılı Yasa’nın 8’inci maddesinin 2’nci fıkrası istenen bilgi başvurulan İdare’den başka bir yerde ise uygulanacak prosedürü düzenlemiştir. Bu maddeye göre, istenilen bilgi veya belge, başvurulan İdare’den başka bir yerde bulunuyorsa, başvuru dilekçesi ilgili İdare’ye iletilir ve durum başvuru sahibine yazılı olarak veya başvurulan İdare’nin adı altında elektronik ortamda bildirilir. Bu husus aynı şekilde 27/2013 sayılı İyi İdare Yasası tahtında da düzenlenmiştir. İyi İdare Yasası’nın 15’inci maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca istem, yetkili olmayan bir kimseye yöneltilirse, kendisinden istemde bulunulan makam, istemi en geç beş iş günü içerisinde yetkili makama iletir ve istem sahibini yazılı olarak durumdan haberdar eder. Yine 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 12’inci maddesinin 1’inci fıkrasına göre başvuru ile ilgili olarak bir başka İdarenin görüşünün alınmasının gerekmesi veya başvuru içeriğinin birden fazla İdare’yi ilgilendirmesi durumlarında bilgi veya belgeye erişimin otuz gün içinde sağlanmasını ve bu durumda bilgi ve belgeye erişimin otuz gün içinde sağlanacağının gerekçesiyle birlikte başvuru sahibine yazılı olarak ve on beş iş günlük sürenin bitiminden önce bildirilmesini emretmektedir.
Sayın Şeytanoğlu, ayrıca Sayıştay Başkanlığı’na da başvurarak, 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’ndan doğan hakkına istinaden bilgi talep etmiştir. Sayıştay Başkanlığı ise, Sayıştay Başkanlığı’nın bahse konu Yasa’nın kapsamında olmadığını iddia ederek cevap vermeyi reddetmiş ve başvuru sahibini başka bir kuruma yönlendirmiştir. Daha önce belirttiğimiz üzere, İyi İdare Yasası’nın ilgili hükümleri uyarınca İdare işlemi yetkili makama iletmekle ve istem sahibini yazılı olarak durumdan haberdar etmekle yükümlüdür.
KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Çalışma Dairesi Müdürlüğü, Dairesi nezdinde bulunan bilgiyi vermiş ancak ölümlü iş kazaları ile ilgili müfettiş raporları ve/veya belgeleri soruşturma kapsamında olan suçlar ile ilgili olabileceğinden ve/veya olması nedeniyle 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 19’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasını dikkate alarak bu hususu Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’na sormuştur. İdare’nin yetkili birimlerce yürütülen idari soruşturmada soruşturmanın güvenliğini tehlikeye düşürecek bilgi ve belgeler, bu Yasa kapsamı dışındadır. Çalışma Dairesi Müdürlüğü, bu yöntemi takip ederek Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’na danışması doğru bir adımdır. Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’nun Çalışma Dairesi Müdürlüğü’nün görüş talebine herhangi bir yanıt vermediğinden, Sayın Şeytanoğlu’nun bilgi talebi de dolaylı olarak yanıtsız kalmıştır.
12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 15’inci maddesi Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’nun oluşumunu, işleyişini ve kararlarını nasıl alacağını düzenlemektedir. Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’nun görevleri arasında İdare için bilgi edinme hakkının kullanılmasına ilişkin kararlar vermek ve İdarece verilen ret kararlarına karşı bilgi edinme başvurusunda bulunanların itirazlarını incelemek vardır.
Söz konusu Yasa maddesinin 2’nci fıkrası tahtında Kurul, Başbakanın önerisi ile Bakanlar Kurulunca atanacak beş üyeden oluşur. Kurul üyelerinin görev süreleri dört yıldır. Görev süresi sona erenler yeniden seçilebilirler. Bir üyenin görev süresi dolmadan görevinden ayrılması veya üyelerin görevden alınmaları halinde, ayrılan üyenin yerine yeniden atama yapılır. Yeni seçilen Kurul göreve başlayıncaya kadar önceki Kurul’un görevi devam eder. Kurul, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını üye tam sayısının salt çoğunluğu ile alır.
Başbakanlık Müsteşarı Sayın Olgun Amcaoğlu ve Başbakanlık Hukuk ve Siyasi İşler Müdürü Sayın İlkan Varol’un 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın 15’inci maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca 12 Mayıs 2015 tarih ve H(K-I)111-2016 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’na atandığı ancak 30 Haziran 2016 tarih ve H(K-I)441-2016 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de görevlerine son verildiği tespit edilmiştir. Yine 12/2006 sayılı Yasa söz konusu Kurul’a Yasa’nın 15’inci maddesinin 5’inci fıkrası uyarınca atama yapılması gerektiği hususunu düzenlemesine rağmen eksik Kurul üyeleri ile ilgili Başbakanlık tarafından herhangi bir atama yapılmamıştır. Bu çerçevede, Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu’nun, 30 Haziran 2016 tarih ve H(K-I)441-2016 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Kurul’un oluşumu için gerekli olan beş üye olmadığı cihetle fonksiyonu yerine getiremez olmuştur.
Bu bağlamda, Bilgi Edime Değerlendirme Kurulu’nun oluşumu için yeni atama yapmayarak ve/veya üye sayısında eksiklikler nedeniyle Kurul’un görevlerini yerine getiremeyecek duruma gelmesi ve/veya İdare tarafından herhangi bir adım atılmaması ve/veya Kurul’un oluşturulmaması büyük bir eksikliktir ve Yasa’nın amacı olan Demokratik ve şeffaf yönetim ilkelerine ve keza eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine aykırıdır.
Sonuç olarak, Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’nun 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın emrettiği şekilde en erken bir zamanda oluşturulması, eksik üyelerinin ivedilikle atanarak işlevsel hale getirilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte İdare’nin ve/veya Kamu Kurum ve Kuruluşlarının 12/2006 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Yasası’nın hükümlerini daha dikkatli yorumlamaları ve uygulamaları halinde, bahse konu şikayete benzer nitelikteki şikayetlerin azalacağı görülecektir.
Emine DİZDARLI
Yüksek Yönetim Denetçisi
(Ombudsman)