Sayın Mehmet Kumlutepe, oğlu Ömer Kumlutepe’nin uyuşturucu madde alma suçundan mahkum edildikten sonra 1 ay hapis cezası alması neticesinde KKTC İçişleri Bakanlığı’nın söz konusu kişi aleyhine Tutuklama-İhraç Emri düzenlediğini, 10 Haziran 2016 tarihinde sınır dışı edildiğini, eşi ve kendisinin İçişleri Bakanlığı’na bu kararın yeniden gözden geçirilmesi konusunda yapmış oldukları başvurulara olumlu yanıt alamadıklarını belirterek Dairemizden yardım talebinde bulunmuştur.
Yapılan başvuru üzerine konu, 38/1996 sayılı Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Yasası kuralları çerçevesinde incelenmiş ve ekte sunulan rapor hazırlanmıştır.
Sayın Ömer Kumlutepe 1 Temmuz 1996 tarihinde Reyhanlı-Hatay’da doğmuştur ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Kuzey Kıbrıs’a ilk kez 2 Haziran 2006 tarihinde giriş yapan Sayın Ömer Kumlutepe anne ve babası ile birlikte yaklaşık iki ay ülkemizde kaldıktan sonra geri döndü ve adaya ikinci kez 21 Temmuz 2007 tarihinde giriş yaptı. Sayın Ömer Kumlutepe bu tarihten sonra sınır dışı edildiği 10 Haziran 2016 tarihine kadar, yaklaşık 9 yıl boyunca sürekli olarak ailesi ile birlikte KKTC’de ikamet etmiştir. Sayın Ömer Kumlutepe’nin babası Mehmet Kumlutepe 25/1993 sayılı Yurttaşlık Yasası tahtında 10 Nisan 2017 tarihi itibarı ile KKTC yurttaşlığına alınmıştır. Anne Emine Kumlutepe ve 18 yaşından küçük 2 çocuğunun yurttaşlık müracaatı olup başvuruları değerlendirme aşamasındadır.
Sayın Ömer Kumlutepe, Kuzey Kıbrıs’ta ikamet ettiği süre içerisinde iki (2) kez çalışma izni almış ve ikinci izni işveren tarafından 17 Aralık 2015 tarihinde iptal edilmiştir.
Sayın Ömer Kumlutepe’nin 15 yaşında iken 2011 yılında Askeri Yasak Bölge İhlali, 2013 yılında ise Sirkat ve Kasti Hasar suçlarından KKTC’den çıkışı yasaklanmıştır. 25 Aralık 2015 tarihinde Uyuşturucu Madde Alma suçundan 1 ay hapis cezasına mahkum edilmesinin ardından KKTC İçişleri Bakanlığı Muhaceret Dairesi Müdürlüğü tarafından Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası’nın 6’ncı maddesinin 1(d) fıkrası ve 14’üncü maddesinin 1’inci fıkrası tahtında, hakkında Tutuklama-İhraç Emri düzenlenmiş olmakla birlikte dönemin Bakan’ın sözlü talimatı üzerine söz konusu kişinin ilk kez suç işlemesi, yaşının küçük olması ve ailesinin uzun bir süredir muhaceret izinli olması nedeniyle mezkur emir uygulanmamıştır. Bundan da anlaşılacağı üzere söz konusu Yasa’nın hükümleri tamamen keyfi bir şekilde kullanılarak bir kişinin ihraç edilmesine veya edilmemesine yol açabilir. Baş Muhaceret Memuruna verilen yetkinin ve/veya takdir hakkının adli kullanılması gerekir.
Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası’nın 4. maddesinin 1’inci fıkrasına göre İçişleri ile görevli Bakan, KKTC’nin Baş Muhaceret Memurudur. Ancak söz konusu Yasa uyarınca veya Yasa uyarınca çıkarılan herhangi bir Tüzük uyarınca kendisine verilen görev ve yetkilerin tümünü veya herhangi birini, Bakanlığının herhangi bir memuruna devredebilir.
Sayın Ömer Kumlutepe’nin ihraç edilmesini öngören Karar, Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası’nın 14’üncü maddesinin 1’inci fıkrasına dayanmaktadır. Mezkur maddeye göre Baş Muhaceret Memuru, “yasaklı göçmen” tanımına giren bir yabancının veya Kıbrıs’a sınırlı bir süre için kalmak üzere izinli olarak giren, ancak o süre bittikten sonra Kıbrıs’ta kalmaya devam eden herhangi bir kişinin veya 6’ncı maddenin (1)’inci fıkrasında gösterilen kategoriye giren herhangi bir kişinin, KKTC’den sınır dışı edilmesini ve sınır dışı edilinceye kadar tutuklanıp gözetim altında tutulmasını emredebilir. Yasaklı göçmenlere uygulanacak kurallar aynı Yasa’nın 13’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Yasaklı göçmen sayılan herhangi bir kişi ile ilgili olarak muhaceret memuru KKTC’yi terketmesi için emir verebilir. 13’üncü madde tahtında söz konusu kişi deniz yoluyla gelmişse ona geldiği gemi ile, hava yoluyla gelmişse, geldiği veya başka bir uçakla ye KKTC’yi terketmesi emrolunabilir.
Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası’ndaki tefsire göre Yasaklı Göçmen, Yasa kurallarınca Kıbrıs’a girişi yasaklanmış, göçmen sayılan bir kişiyi anlatır. Kimlerin yasaklı göçmen sayılacağı Yasa’nın 6’ncı maddesinde düzenlenmektedir. Yasanın 6’ncı maddesince öngörülen durumlar kapsamına giren kişilerin KKTC’ye girmelerine izin verilmez. Sayın Ömer Kumlutepe, ihraç edildiği güne kadar mezkur Yasadaki tefsire göre hiçbir zaman yasaklı göçmen olmamıştır ve/veya yasaklı göçmen statüsünde bir kişi değildi. Sayın Ömer Kumlutepe hali hazırda Muhaceret Memuru tarafından yasaklı göçmen ilan edilmesi neticesinde Yasa’nın 6’ncı maddesi tahtında yasaklı göçmen statüsündedir. Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası’nın 6’nci maddesinin 2’nci fıkrası uyarınca Bakanlar Kurulu veya Bakanlar Kurulunun direktifi ile herhangi bir muhaceret memuru, bir yasaklı göçmenin, Bakanlar Kurulunca uygun görülecek bir süre için ve uygun görülecek koşullarla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine girmesine ve orada kalmasına izin verebilir. Buna göre bir yasaklı göçmenin hangi süreyle ve hangi koşullarda KKTC’ye girebileceğine karar verme yetkisi Bakanlar Kurulu’ndadır.
Sayın Mehmet ve Sayın Emine Kumlutepe 6 Kasım 2017 tarihinde İçişleri Bakanlığı’na yazılı bir dilekçe sunarak aile bütünlüğünün sağlanması açısından oğulları Sayın Ömer Kumlutepe’nin KKTC’ye gelişine izin verilmesi için Bakanlığın kararını tekrar gözden geçirmesini talep etmişlerdir. Söz konusu müracaat değerlendirilerek Sayın Ömer Kumlutepe hakkında alınan Tutuklama-İhraç Emrinin kaldırılması, Bakanlıkça uygun görülmemiştir.
KKTC İçişleri Bakanlığı ailenin talebini, 27/2013 sayılı İyi İdare Yasası’nın 15’nci maddesinin 3’nci fıkrasının gerektirdiği biçimde, süresi içerisinde, yazılı ve gerekçeli olarak cevaplandırmıştır. Ancak Yasa’nın 15’inci maddesi uyarınca İdarenin yazılı ve gerekçeli bildirimde, kararına karşı, hangi süreler içinde, hangi hukuki yollara başvurulabileceğini belirtmesi gerekmektedir. KKTC İçişleri Bakanlığı Sayın Mehmet ve Sayın Emine Kumlutepe’nin dilekçesine verdiği yanıtta, ailenin KKTC İçişleri Bakanlığı’nın bu kararına karşı hangi süre içerisinde hangi hukuki yollara başvurabileceğine açıklık getirmeyerek hatalı davranmıştır.
Yasaklı göçmen ilan edilen bir kişinin yeniden Kuzey Kıbrıs’a giriş yapabilmesi için Muhaceret Dairesi Müdürlüğü’nden alınacak bilgi ve görüşler ışığında Bakanlık tarafından Bakanlar Kurulu’na sunulan önergenin uygun bulunması ve bu yönde Bakanlar Kurulu Kararı alınması ile mümkün olabilmektedir.
Ailenin korunması ilkesi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Anayasası’nın 35’inci maddesi tahtında güvence altına alınmıştır. KKTC İçişleri Bakanlığı’nın Tutuklama-İhraç emirleri konusunda takdir yetkisini kullanırken ve ihraç emirlerinin kaldırılması konusunu Bakanlar Kurulu’nun gündemine taşırken Anayasa’nın Eşitlik İlkesini gözetmesi ve İdarenin tarafsızlığına gölge düşürmeden hareket etmesi gerekmektedir. İçişleri Bakanlığı’nın görevi, alınan karar sayesinde, bir yandan ihraç edilen kişinin özel ve aile hayatına saygı duyulması hakkı, diğer yandan da kamu düzeninin bozulmasını veya suç işlenmesini önlemek olan çıkarlar arasında adil bir denge kurulup kurulmadığını belirlemektir. Sayın Kumlutepe’nin sınır dışı edilmesiyle ilgili kararın, hedeflenen meşru amaçla orantılı olup olmadığının KKTC İçişleri Bakanlığı tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.
Emine DİZDARLI
Yüksek Yönetim Denetçisi
(Ombudsman)